“Damar sertliği olarak bilinen aterosklerozu olanlarda damarların tıkanmasına yol açan plakların oluşumunda mikroorganizmaların rolü var mıdır?” sorusuna yanıt aranan bilimsel araştırmanın sonucu, bilim dünyasını da şaşırttı! Damarları tıkayan plaklarda 'Toxoplasma Gondii' adlı parazitin DNA'sı bulundu.İSTANBUL (İGFA) - Dünya genelinde hastalığa bağlı ölüm nedenleri arasında ilk sırada kalp ve damar hastalıkları yer alıyor. Bu hastalıklara bağlı ölümlerde ilk iki sırayı ise kalp krizi ve inme oluşturuyor. Buna karşın bilim dünyasından gelen yeni araştırmalar, bu hastalıkların tanı ve tedavisinde birçok soru işaretinin aydınlanmasına yardımcı oluyor.

İşte, o önemli araştırmalardan birine Acıbadem Üniversitesi Tıp Fakültesi Tıbbi Mikrobiyoloji Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Tanıl Kocagöz ve ekibi imza attı.

Buna göre kalp krizi ve inmeye yol açan damarları tıkayan aterom plaklarının oluşumunda ilk defa ‘Toxoplasma gondii’nin rolü olabileceği düşünüldü.

Yeni bilimsel keşif, bu konuda yeni araştırmaların başlamasının da ilk adımı olacak.

SONUCU ŞAŞIRTTI!

Bilimsel dergi Journal of Infection and Public Health’de yayınlanan 2 yıl süren bu araştırma ile ilgili detaylar Acıbadem Üniversitesi Tıp Fakültesi Tıbbi Mikrobiyoloji Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Tanıl Kocagöz, Feyzanur Erdemir, Ahmet Karabulut, Ünal Aydın, Salih Güler, Ayşenur Çiçek, Selcen Necibe Gökduman, Ecem Eser ve Selçuk Birdoğan’dan oluşan ekip tarafından ortaya çıkarıldı.

Damarlardaki plak oluşumunda bir parazit olan Toxoplasma gondii’nin DNA’sının bulunmasının bilimsel açıdan çok önemli bir gelişme olduğunu söyleyen Prof. Dr. Tanıl Kocagöz, “Bugüne dek yaptığımız ve yapılan araştırmalarda; birçok hastalıkta mikroorganizmanın ağırlaştırıcı ve kötüleştirici rol oynadığı görüldü. Biz de araştırmamızda aterom plağı oluşumunda ‘mikroorganizmaların rolü var mıdır?’ sorusundan yola çıktık” dedi. 

Mikroorganizmaların hastalıkla ilişkisi hakkında bilim tarihinden çarpıcı bir örnek veren Prof. Dr. Kocagöz, geçmişte, yıllarca mide ülserlerinin fazla asit üretimine bağlı olduğuna inanılır ve tedavisi, sadece asidi giderici, salgılanmasını azaltıcı ilaçlar ile yapılmaya çalışıldığını ancak daha sonra Barry Marshall isimli Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı mide ülserine yol açan Helicobacter pylori adı verilen bakteriyi keşfettiğini söyledi.  

Ekran izleme süresinin uzaması göz kuruluğu ve şaşılık riskini artırıyor Ekran izleme süresinin uzaması göz kuruluğu ve şaşılık riskini artırıyor

HİÇ BELİRTİ VERMEDEN YILLARCA VÜCUDUMUZDA KALABİLİYOR

Toxoplasma gondii adlı parazitin insan vücuduna kolayca girebilen ve enfeksiyona yol açabilen bir parazit olduğuna dikkati çeken Prof. Dr. Tanıl Kocagöz, "Tüm dünyada yaygın olarak görülen kedilerin dışkısından, çiğ ya da tam pişmemiş et/midye/istakoz gibi ürünlerin tüketilmesi ile, hatta çiğ etin çıplak elle tutulmasıyla bile bulaşabiliyor. Üstelik hiç belirti vermeden de yıllarca vücudumuzda kalabiliyor. Gebeliğin ilk üç ayında bulaştığında, bebekte bazı önemli anomalilere yol açabiliyor" dedi.

Tüm dünyada çok yaygın görülen Toxoplasma gondii’nin plak oluşumundaki rolüyle ilgili olarak Prof. Dr. Kocagöz, damar sertliğinde özellikle atar damarların iç yüzeyinin yapısı bozulduğuna dikkati çekilerek, "Damarlarda plak oluşumu genel olarak kronik inflamasyona (yangı) dayalı bir durum olarak kabul ediliyor. Yangısal durumun, otoimmün hastalıklar (kendi dokularına karşı bağışıklık yanıtı) tarafından tetiklendiği öne sürülmekte. Aterom plaklarında; kolesterol birikimi, hücresel atık ürünler ve kalsiyum tuzlarının bulunduğu biliniyor. Oysa bozularak pürüzlü bir hal alan damar yüzeylerine parazitler de daha kolay tutunup çoğalmaya başlıyorlar. Orada oluşan kronik bir yangı ve sürekli zedelenme/onarılma işlemleri sonucu aterom plağı adı verilen ve giderek damarları tıkayan bir yapıya dönüşüyor. Bu oluşumun mikroorganizmalar dışındaki etmenlerle ortaya çıktığına inanılıyordu. Ama Toxoplasma gondii’nin DNA’sını bulduğumuz bu araştırma sonucu, plak oluşumunda ilk defa bir mikroorganizmanın rolü olabileceğini düşünmemize neden oldu" diye konuştu.

Canlı Toxoplasma olup olmadığı araştırılacak 

Bu sonuçtan yola çıkarak yeni araştırmalar yapacaklarını belirten Prof. Dr. Tanıl Kocagöz; “Araştırmamız bize, orada çoğalan bir mikroorganizma bulunduğunun güçlü bir ipucunu vermiş oldu. Elde ettiğimiz sonuç, damar sertliğine bağlı hastalıklarla mücadele etmekte önemli bir adım olabilir diye düşünüyoruz. Daha çok kanıt elde etmek için araştırmalarımızı sürdürüyoruz. Bu kez Toxoplasma gondii’yi  üreterek, gerçekten orada canlı Toxoplasma olduğunu kanıtlamaya çalışacağız. Araştırma yaparak bulduğumuz DNA, bizim bir dizi araştırma yapmamazı sağlayacak bilimsel ilk adım, ilk çıkış noktamız oldu” diyor. 

Kaynak: igf