KÜLTÜR-SANAT

Malatya Vakıflar Bölge Müdürlüğünce "Sünnet Şöleni" düzenlendi

- Vakıflar Bölge Müdürü Adem Bacanlı: - "Genel Müdürümüzün önderliğinde bu şölenler artık geleneksel hale gelecek. Bölge Müdürlüğümüzün sorumluluk alanındaki Elazığ ve Tunceli'de de sünnet şöleni yapacağız"

MALATYA (AA) - Malatya Vakıflar Bölge Müdürlüğünce düzenlenen şölen kapsamında sünnet edilen 22 çocuk, üstü açık otobüsle kent turu yaptı, lunaparkta eğlendi.

Vakıflar Bölge Müdürü Adem Bacanlı, gazetecilere yaptığı açıklamada, Kültür ve Turizm Bakanlığı Vakıflar Genel Müdürlüğü olarak, Sultan 2. Beyazıt Vakfının vakfiyesinde yer alan çocukların sünnet ettirilmesiyle ilgili etkinlik düzenlediklerini söyledi.

Sünnet edilen çocuklar için güzel bir şölen hazırladıklarını anlatan Bacanlı, şöyle devam etti:

"Kentte 22 çocuğu sünnet ettirdik. Lunapark işletmecisi hayır sahibinin destekleriyle çocuklara güzel vakit geçirterek, onları mutlu etmek istiyoruz. Bu tür faaliyetler bizlere huzur veriyor. Çocukların yüzlerindeki gülümsemeyi görmek bizleri hayli mutlu ediyor. Genel Müdürümüzün önderliğinde bu şölenler artık geleneksel hale gelecek. Bölge Müdürlüğümüzün sorumluluk alanındaki Elazığ ve Tunceli'de de sünnet şöleni yapacağız."

Bacanlı, sünnet edilecek çocuk sayısını gelecek yıllarda arttırmayı planladıklarını sözlerine ekledi.

Sünnet olan çocuklardan Yusuf Siraç Tektimur da "Çok mutluyum, vakıf çalışanlarına çok teşekkür ederim. Bugün Vakıflar Genel Müdürlüğü sayesinde neredeyse her şeyi yapabildim. Tur otobüsüyle camilere gittik, orada dua ettik, gezdik, lunaparkta eğleniyoruz, çok mutluyuz." ifadelerini kullandı.

Böyle güzel bir günü kendilerine ve çocuklarına yaşattığı için teşekkür eden Rabia Menek de "Ne kadar teşekkür etsek azdır, şölenin devamını diliyorum. Bugün Vakıflar Bölge Müdürlüğüne gittik, çocukları giydirdiler, hediye verdiler, gezdirdiler. Anlatılmaz, yaşamak lazım. Çocuklar da çok eğlendi bizler de çok eğlendik." diye konuştu.

Çocukları sünnet ettirmeye imkanları bulunmadığını dile getiren Sıdıka Kuş ise "İmkanımız yoktu, iğneden ipliğe her şeyi düşündüler, çocuklarla ayrı ayrı ilgilendiler." dedi.